BURSA (İGFA) – Neslihan Çelik Alkoçlar iletisinde, bayana yönelik şiddetle mücadele’nin yanı sıra eğitim ve istihdamda fırsat eşitliği, bayan hakları mevzularında değerlendirmelerde bulundu.
“GAZZE’DE BAYANLARA YÖNELİK İNSANLIK HATASI İŞLENMEKTEDİR”
“Kadına Yönelik Şiddetin dünyada olduğu üzere Türkiye için de kıymetli bir sorun olduğunu lisana getiren Neslihan Çelik Alkoçlar, Türkiye’nin son yıllarda alınan tedbirler ve yasal düzenlemelerle Bayana Yönelik Şiddetle Gayrette kıymetli aralar kat ettiğini vurgulayarak;
“Kadına yönelik şiddetin önlenmesi için bir dizi çalışma yapılsa da ülkemizde ve dünyada bayanlar şiddetin mağduru olmaya devam ediyor. Bayan Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun açıkladığı datalara nazaran 10 yılda 5 bine yakın bayanımız cinayete kurban gitti. Yalnızca geçtiğimiz ay 315 bayan erkekler tarafından öldürülürken 248 bayan ise kuşkulu halde meyyit bulundu. Bununla birlikte Birleşmiş Milletler tarafından yapılan açıklamaya nazaran, dünya genelinde neredeyse 736 milyon bayanın, birden fazla partnerleri ya da eski partnerleri tarafından olmak üzere, hayatlarında en az bir kez şiddete maruz kaldığını ortaya koymaktadır. Dünyanın gözü önünde Gazze’de bayana yönelik şiddetin en acı örnekleri yaşanmaya devam ediyor. İsrail’in 7 Ekim 2023 tarihinde milletlerarası insan hakları müktesebatı ve insancıl hukuk normlarına alışılmamış bir biçimde Gazze halkına karşı başlatmış olduğu akınlar sonucunda, bayanların onurlarına ve haklarına yönelen ihlaller vahim boyutlara ulaşmış, binlerce bayan insanlığa karşı işlenen cürümlerin kurbanı olmuştur. Aile ve Toplumsal Siyasetler Bakanlığı’nın datalarına nazaran, erken yaşta evlendirilen kız çocuklarının sayısı 2005 yılından günümüze %78 oranında azalma gösterse de hâlihazırda 11 bin kız çocuğu erken yaşlarda evliliğe mahkûm edilmektedir. Dünyada da durum farklı değil. Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu’nun yaptığı 2018 yılında yaptığı araştırmaya nazaran dünyada her beş çocuktan biri zorla evlendiriliyor. Her yıl 12 milyon kız çocuğu, çocuk yaşta evlendirilerek eğitim, sıhhat başta olmak üzere pek çok temel haktan mahrum bırakılıyor. Şiddet hayatın her alanında karşımıza çıkıyor maalesef. UNİCEF’ in datalarına nazaran dünya genelinde ilkokul çağındaki 32 milyon, ortaokul çağındaki 30 milyon ve lise çağındaki 67 milyon toplam 129 milyon kız çocuğu okula gidemiyor.” dedi.
“KADINLARIN İŞ GÜCÜNE İŞTİRAKİ ERKEKLERİN YARISINDAN AZ”
Kadınların, dokundukları her işte toplumun gelişimine katkı sağladıklarını ve eşit fırsatlar sağlandığı takdirde iş hayatından eğitime, siyasetten sanata kadar her alanda büyük başarılara imza attıklarına dikkat çeken Alkoçlar, buna karşın Türkiye’de bayan istihdamının kâfi seviyede olmayışını tabir ederek;
“TÜİK’in açıkladığı datalara nazaran, toplam nüfusumuzun yüzde 49,9’unu bayanlar, yüzde 50,1’ini erkekler oluşturuyor. 15 ve daha üst yaşta bayanlarımızın iş gücüne iştirak oranı yüzde 35,1 iken erkekler de bu oran yüzde 71,4 biçiminde. Bayanların istihdam oranı erkeklerin yarısından bile az. İş gücüne iştirak oranı %68.8 olarak açıklanan yükseköğrenim mezunu bayanlarımız bu hususta daha şanslı. Türkiye üzere global ölçekte kalkınma atakları yapan, her alanda büyük gelişim gösteren bir ülke de bayanların hala daha iş gücüne iştirakin istenilen düzeyde olmaması daha çok uzaklık kat edilmesi gerektiğini ortaya koyuyor. En çok değer verdiğimiz mevzulardan biri olan kız çocuklarının eğitimi noktasında da bayanlar erkeklerden daha geride kalıyor. TÜİK’in açıkladığı datalarda Türkiye geneli için ortalama eğitim mühleti erkeklerde 10.0 yıl iken bayanlarda 8.5 yıl olduğu belirtiliyor. Şurası bir gerçek ki, dünyada ömrün her alanındaki bayan varlığı ve emeği her geçen gün daha da belirginleşiyor. İş hayatında da istikrarlar değişiyor, kartlar toplumsal cinsiyet manasında tekrar dağıtılıyor. Her bayan, kendine has meslek güzergahları belirliyor, çabalarında büyük muvaffakiyetler elde ediyorlar. Dünyanın bayanların ilham veren muvaffakiyet kıssalarına gereksinimi var. Bayanlar, çok istikametli bakış açılarıyla enerji, iş birliği, empati, takviye ve uzlaşma üzere kıymetleri dünyaya yine hatırlatabilir.” halinde konuşarak değerlendirmelerini sürdürdü.
“ADİL TEMSİL İÇİN BAYANLAR SİYASETE DAHA FAZLA KATILMALI”
Siyasetin yıllarca erkekler kulübü formunda algılandığını ve bu nedenle de bayanların siyasete iştirakin istenilen seviyeye ulaşamadığını söyleyen Neslihan Çelik Alkoçlar, Türkiye’de yapılacak 31 Mart Yerel Seçimleri için açıklanan bayan aday sayısının tekrar düşük düzeylerde kaldığına işaret ederek; “2023 Genel Seçimleri sonrası bayanlar, TBMM’de 121 Bayan Milletvekili ile temsil ediliyor. 27.Döneme göre artış gösterse de Meclis’teki vekil sayısı düşünüldüğünde erkeklerin çok gerisinde kalıyoruz. Lokal seçimlerde de durum farklı değil. Türkiye, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) üyelerinin de ortasında bulunduğu 42 ülke içinde bayan bakan oranında son sırada bulunuyor. 1 Ocak 2023 bilgilerine nazaran meclisteki bayan milletvekili oranı Türkiye’de yüzde 17. Türkiye bu alanda sondan üçüncü durumda. Türkiye’de cumhurbaşkanlığı kabinesinde 18 isim bulunuyor. Bunlardan yalnızca birinin bayan olması ise son derece düşündürücü. Bayanın siyasete iştiraki, adil temsil ve istikrar için gereklidir. Bu noktada, bayanlarımızı yüreklendirerek, aile ve iş istikrarını sağlayacak tahlilleri bulmalı ve onların etkin siyasette yer alıp siyaset üretici sistemlerin içinde yer almalarını sağlamalıyız.
Bu his ve fikirlerle 8 Mart Dünya Bayanlar Günü’nde tüm bayanlarımızın yanında ve destekçisi olduğumuzu belirtir, bayanların toplumda hak ettiği yere ulaşmasındaki tüm pürüzlerin kalktığı bir dünya dileriz” diye konuştu.