İsrail’in Gazze Şeridi’ne uyguladığı soykırımın birinci yılı dolarken, insani felaketin ortasında kalan Filistinliler, kendi topraklarında özgür bir gün geçirmenin umudunu taşıyor. İsrail, 7 Ekim 2023’ten bu yana, bir yıl boyunca Filistinli ailelere soykırımlar gerçekleştirdi. Tüm imkansızlıklara karşın hayata tutunmaya çalışan Gazzeliler, işgalin birinci yılı ile ilgili Yeni Şafak’a konuştu.
Filistinli savaş mağdurlarından Ali Jumaa, yıllarca bir dükkan açma hayali ile yaşadığını ve bu hayalini iki yıl evvel gerçekleştirdiğini fakat İsrail’in akınları sonucunda dükkanını kaybettiğini tabir etti. Jumaa, “İsrail evvel dükkanımı, akabinde da Cibaliye kampındaki konutumu yıktı. Meskenimiz yıkıldığından beri çadırda yaşıyoruz. Çadır da inançlı değil. Bizim hayatımız bu kamplarda güç kaideler altında geçti ancak son bir yılımız eskisinden çok daha makus geçti. Bu savaş inşallah biz daha fazla ölmeden biter” dedi.
Bir yılın açlık ve ıstırapla geçtiğini belirten Fayez Altoom, “Yorulduk. Kış geliyor ve kurallar daha da zorlaşacak. Bir yıldır her gün onlarca meyyit. Ve biz, bize yardım etmeyen insanlığı unutmayacağız, affetmeyeceğiz. Su temel bir gereksinim. Biz artık bir damla suyu bulunca sevinir hale geldik. Bir yıldır karnımız doymuyor. Dünyadaki insanlık nerede? Biz tüm yıkıma karşın gülüyoruz. Ölürken bile gülmeye devam edeceğiz” diye konuştu. Kardeşi Bashar Altoom ise, “Yaşamamız gereken bir hayat olduğuna inanmak istiyoruz artık. Aylardır daima bir yerlere sürükleniyoruz. Birçok temel muhtaçlığımızı karşılayamıyoruz. Aylar sonra bir kase meyve yedik ve bu bizi keyifli etti. Yalnızca hayatta kalabilecek kadar yiyoruz” sözlerini kullandı.
Son bir yılın kendileri için aşağılanma, mevt ve trajedi yılı olduğunu söz eden Naman Abdalla, kelamlarını şöyle sürdürdü: “Gazze’de artık vefatın bir manası kalmadı. Dünyanın gözünde değersiziz. Tahminen bir sonraki cenaze listesinde biz de olacağız. Hayallerimiz bile artık moloz yığınlarına döndü. İnsanlarımız yok olmasına karşın, her gün farklı bir acı ile karşı karşıya olmamıza karşın ayakta kalmaya, gülmeye ve inanmaya devam edeceğiz. Ne yaparlarsa yapsınlar konutumuzu bırakmayacağız”
Gazzeli Ahmet Younis, “Neden öteki beşerler üzere yaşamıyoruz? Bizim başkalarından farkımız ne?” diyerek dünyaya seslendi. Olanlardan çok yorulduğu vurgulayan Younis, “Olan biten her şeyden çok yoruldum. Huzur içinde gezmek, çalışmak, uyumak istiyorum. Bir gün bütün hayallerime kavuşacağım ve bu sefer kederden değil memnunluktan ağlayacağım. Buna inanıyorum. İşgalden evvel görüntü ve fotoğraf çekiyordum. Artık ise beşerler için yardım toplamaya çalışıyorum” formunda konuştu.